Amerika yine rüya gibi giriş yaptı maça. Henüz 27. dakikada skor 2-0 olmuştu bile. Dempsey'in golü biraz şansla olsa da ikinci gol müthiş bir organizasyonla geldi. Özellikle Donovan'ın Ramires'i bir anda oyundan düşürmesi çok güzel bir hareketti. Brezilyalıların içini korku kaplasa da ilk yarının sonlarıan doğru saldırmaya başladılar fakat süre yetmedi. İlk yarı biterken Amerikalı futbolculardaki sevinç ve gururu yüzlerinden okuyabiliyorduk zaten. İkinci yarıda maç tek kale şeklinde oynandı. Fabiano kilidi çözdü ve Brezilya'nın bu maçı artık kazandığını düşündüm. Howard topu içerden çıkarsa da hakem göremedi ve maçın erken kopmasını önledi bir nevi. İkinci golde de Kaka'nın Spector'u ekarte edişi izlemeye değerdi. Pasına Robinho iyi vurdu fakat direkler izin vermese de Fabiano doğru yerdeydi. Lucio'da son anlarda Amerika'nın biletini kesti ve maç burda biter dedi adeta. Gol sevincini ağlayarak kutladı Lucio. Bu da Brezilya'lı futbolcuların maç içindeki gerginliğini gösteriyor aslında. Neticede hakeden takım kazandı.

Amerikalı oyuncular bu turnuvada kendilerini çok iyi gösterdiler ve transfer sezonunda isimleri geçecektir mutlaka. Onyewu için Fenerbahçe'nin adı geçiyor fakat Fulham'da devredeymiş. Fulham Amerikalı futbolcuların İngiltere elçiliği gibi olduğundan oraya gitmeside ihtimal dahilinde. Avrupada bir türlü dikiş tutturamayan Donovan için tekrar bir Avrupa macerası başlayabilir. Brezilya'da ise Santos'un adı Milan'la anılıyor. Malum Cissokho'nun transferi iptal olunca o bölgeye ilaç olabilir Santos. Sonuç olarak 2009 Konfederasyon Kupası bol gollü, süprizli ve zevkli bir turnuva olarak hatırlanacak..